"Teşvik ve destek sistemi"nin net katkılarını
irdelememiz gerekiyor. Aslında "rüşvet", "özel kesimin transfer
harcamaları" olarak tanımlanabilir. Alındıktan sonra nasıl harcandığı da incelenmeli. (Emeklilerin maaşlarını nasıl harcadıklarının
incelenmesi gibi...)
Dünyadaki farklı ülkelerde "rant sistemi"
yapılarını irdeleyen çalışmalar, aynı rüşvet ve çürümüşlük düzeyinin değişik
ekonomik büyüme düzeyleriyle bir arada görüldüğünü belirlemiş. "Kalkınması
gecikmiş" ülkelerde devletin sermaye birikimini sağlamak üzere devreye
girmesinin farklı "çürümüşlük" düzeylerine neden olduğu görülmüş.
"Teşvik ve destek sistemi", bir grup üreticinin,
verimliliklerinden bağımsız olarak aldıkları teşvik ve destek
ile ülkenin genel refah düzeyinin yükselmesine katkı
yapmalarının yanı sıra ortalama vatandaştan çok daha zengin
olmasına yol açıyor. O zaman "teşvik ve destek sisteminden mezun
olmak" gündeme gelmeli. "Teşvik ve destek sistemi" aracılığıyla "rant
aramanın" asıl maliyeti,
devletin verimsiz üreticilere yönelik teşvik ve
destek sürdürmesinin dinamik maliyeti.
"Rüşvet" ve "rant arayışı"nın etkilerini
anlayabilmek için 4 sorunun cevabını bulmalıyız:
1. "Teşvik ve destek sistemi" aracılığıyla "rant"
dağıtan devlet yöneticilerinin motivasyonları ne?
2. Performans kriterleri ve devletin disipline
edici gücü var mı? (Tayland'da "para siyaseti" pazarında rekâbetçi olabilmek için,
yani, teşvik alabilmek için verimlilik artışı önemli koşul imiş)
3. Rant dağıtımı seçici mi? (Dağıtımda
uzlaşamamak siyasi gerginlik ve çalkantılara yol açıyor!)
4. Ortam ve çevre tahmin
edilebilir bir yapıda mı?